Mtkvari Nehri'nin sağ kıyısında yer alan Armaziskhevi Arkeolojik Alanı (diğer adıyla Armaztsikhe), Gürcistan'ın antik başkenti Mtskheta'nın ayrılmaz bir parçasını oluşturur. Bu benzersiz kompleks, sadece Gürcistan için değil, tüm Kafkasya bölgesi için kritik bir arkeolojik simge olarak kendini kanıtlamıştır.
Armaziskhevi'nin zengin tarih dokusu, 1. yüzyıldan Orta Çağ'a kadar uzanarak mimari ve kültürel kalıntılarla dolu bir hazine sunmaktadır. 2. ile 9. yüzyıllar arasında tarihlendirilen 144 mezarın yanı sıra, büyük bir saray, hamam, şarap mahzeni, su tesisatı, seramik atölyesi ve bir nekropol kalıntıları, bu alanın bir zamanlar ne kadar önemli olduğunu göstermektedir.
Özellikle, nekropol, antik Kartli'nin yönetici sınıfı olan Bidakhsh hanedanının ikametgahına tanıklık etmiştir; bu da alanın bir zamanlar sosyal etkinliklerle dolup taştığını göstermektedir. 2. ve 3. yüzyıllara ait altın ve gümüş takılar, paralar ve çeşitli eserlerle dolu mezarlar, bölge sakinlerinin zenginliğini daha da vurgulamaktadır.
Bu değerli buluntular iki yerde korunmaktadır: bazıları Armaziskhevi'de keşfedilebilirken, geri kalanı Tiflis'teki Ulusal Müzede sergilenmektedir. Alanda ortaya çıkan zenginlik, o dönem Gürcü krallığının gelişmiş kültürü, yönetimi ve lüks yaşam tarzına dair bir bakış sunmaktadır.
Ne yazık ki, 4. yüzyılda Pers ordusunun ve 735 yılında Arap lider Marwan II'nin gerçekleştirdiği istilalar, bu canlı merkezi yok etmiştir. Yine de, günümüzde arkeolojik alan, Gürcistan'ın tarihi ihtişamının dokunaklı bir hatırlatıcısı olarak durmaktadır.
Mtskheta tren istasyonunun 3 kilometre batısında yer alan Armaziskhevi, benzersiz bir arkeolojik alandır. Geç Tunç-Erken Demir Çağı'na tarihlenen bir mezarlığın keşfiyle ön plana çıkmıştır. Mezarlık, seramik mezar taşları, lahitler ve bir tür anıt mezar ile tanımlanan Gürcü soyluları Pitiakhshes'in mezarlarını içermektedir.
Armaziskhevi'deki önemli buluntular arasında iki küresel öneme sahip stel bulunmaktadır. İlki, Sarmazian iki dilli (Yunanca-Arapça) bir yazıt olup, ikincisi ise Arapça yazıtlarla dolu tek dilli bir stel olup, 1. yüzyılın ortalarında Gürcülerin Ermenistan'daki zaferini anlatmaktadır.
Bugün, Armaziskhevi geçmişe büyüleyici bir pencere sunarak, Gürcü tarihinin inceliklerine dalmak için eşsiz bir fırsat sunmaktadır.