Vere Nehri vadisinin yoğun yeşil ormanlarından yükselen Betania Anahtar Kilisesi Manastırı, Tiflis'in 16 kilometre güneybatısında, Gürcistan'ın hareketli başkenti yakınlarında yer almaktadır. Bu Orta Çağ Gürcü Ortodoks Manastırı, tarih, kültür ve manevi bir hikaye örmektedir.
Kutsal topraklardaki Bethania köyünden esinlenerek adlandırılan manastır, doğu Gürcistan'ın sakinliğinde yer almaktadır. 11. ve 12. yüzyıllar arasında inşa edilen bu yapı, Gürcistan Krallığı döneminde Gürcü Altın Çağı'nın mimari ustalığını gösteren muhteşem bir örnektir. Manastırın ihtişamı, çağdaş Gürcü krallarının zamansız bir grup portresini koruyan etkileyici duvar resimleriyle daha da artmaktadır.
Tarihsel olarak, Betania Manastırı Orbeli Hanesi'nin aile manastırı olarak işlev görmüştür. Manastırı yarı yıkık bırakan mülk kaybı ve yabancı istilalar dönemlerine rağmen, 19. yüzyılda Hieromonk Spiridon Ketiladze ve Hieromonk Ilia Pantsulaia gibi bireylerin ve daha sonra Gürcistan'ın etkili Patriği Ilia II'nin çabaları, manastırın yeniden canlanmasına ve restore edilmesine yol açmıştır.
Bugün, manastırın bir zamanlar çevreleyen duvarı, etrafındaki ormanda dağılmış taşlar haline gelmiştir. Ancak ayakta kalanlar, Anahtar Kilisesi'nin ana kubbeli yapısı, 1196'da inşa edilen daha küçük St. George kilisesi ve kısmen yıkık bir kuledir. Taşlardan inşa edilen ana kilisenin kare planlı tasarımı, iki batıda bulunan sütun ve sunak rafları üzerinde yükselen yüksek, hafif doğuya kaymış kubbesi ile Gürcü mimari tarzının klasik unsurlarını sergilemektedir.
Kilisenin içi, Orta Çağ Gürcü duvar resminin zirvesine dair etkileyici bir şekilde hasar görmüş freskler sunmaktadır. İkonik tasvirler arasında peygamberlerin freskleri, İsa'nın Çilesi döngüsü ve Eski Ahit'ten sahneler yer alırken, kuzey transeptinde George III, Kraliçe Tamar ve George IV gibi kralların portreleri bulunmaktadır.
Tiflis'in batısında, Didgori bölgesindeki Kveseti köyü yakınlarında gizlenmiş olan Betania Manastırı, Orbeli ailesinin geçmiş ihtişamını hala yankılamaktadır. Mimari harikalar, sanat ve derin köklü tarihinin büyüleyici karışımı, onu Gürcistan'ın kalbinde kaçırılmayacak bir kültürel mücevher haline getirmektedir.